Ticker

6/recent/ticker-posts

Bakan Mehmet Şimşek: Rüzgar arkamızdan değil karşımızdan esiyor

 Hazine ve Maliye Bakanı ŞimşekÖzellikle son yıllarda küresel merkez bankalarının yürüttüğü para politikaları ve bölgesel siyasi ortamların gerilmesi nedeniyle "rüzgarın Türkiye aleyhine estiğini" vurgulayan Bakan Şimşek, ekonominin şoklara dayanıklı hale getirildiğini söyledi.


Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek konuk olduğu canlı yayında ekonomi gündemine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.


Şimşek'in açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:


LONDRA NASIL GEÇTİ?

75 trilyonluk büyük fonlarla görüştünüz. OVP'yi detaylı anlattınız. Yabancının kaygıları artık gideriliyor diyebilir miyiz?


Türkiye'ye ilgi çok büyük. 3 gün boyunca aralıksız toplantılar yaptık. Yatırım fonları, yatırım bankaları, altyapı fonları ile bir araya geldik. İlgi çok yoğundu. 85 üzerinden kurum temsilci gönderdi. 100'den fazla yatırımcı ile yoğun temaslarımız oldu.


Türkiye kişibaşı milli geliri 10 bin doların üzerinde olan yedi ülkeden birisi. Büyük bir piyasa ve ilgi ciddi anlamda büyük. Türkiye'ye karşı algıda da ciddi bir iyileşme var.


KKM'DEN ÇIKIŞ


Bizim programın ana hedefi sürdürülebilir yüksek büyüme, hedefe ulaşırken fiyat istikrarı, yani enflasyonun düşük tek hanelere düşürülmesi, rezerv birikimi ve KKM'den çıkış gibi, birbirini destekleyen bütüncül bir yaklaşım var.


Program önemli bir fırsat içeriyor, bu nedenle bütün kesimlerden, yatırımcılardan ilgi çok yoğun. Önümüzdeki dönemde ilginin yoğunlaşmasını bekliyoruz, çünkü uygulama anlamında programın erken aşamasındayız.


ENFLASYONLA MÜCADELE


Çok güçlü adımlar attık, enflasyonu çıpalayacak eşiklere doğru geliyoruz. İnanıyorum ki programımız, özellikle tüm ülkemize kalıcı, uzun vadeli çözüm üretecek bir program.


Hem parasal, hem miktarsal, hem seçici kredi sıkılaştırmasına gittik, bunu destekleyecek gelir politikalarını ortaya koyduk. Maliye politikasında önleyici tedbirler aldık.


Bir yıl sonraki enflasyonu çıpalayacak, onu bir şekilde yatırımcıları ikna edecek bir para politikası duruşuna geçeceğiz dedik ve o noktada gerekeni yaptık.


DOLARIN YÜKSELMESİ ALEYHİMİZE


Yapısal reformları bir takvime bağladık, öngörülebilir durumda. Küresel faizler yüksek ve yüksek kalacak diye öngörülüyor, bizim gibi ülkeler için bu karşıdan esen bir rüzgar. 


Para politikası gecikmeli devreye giriyor, bugün aldığımız tedbirlerin etkisi aylar sonra kendisini gösteriyor, sonuçlarını almamız zaman alacak. Doların güçlenmesi aleyhimize, çünkü euro bazında mal satıp ham maddeyi dolarla alıyoruz.


Programın kredibilitesi var, olması yabancılardan bu kadar ilgi olmaz, fon akışına dönüşmezdi. Aylık bazda enflasyonda ciddi momentum kaybı başlayacak. Küresel finansal koşullar sıkışık olsa da iyi bir hikayeniz varsa o zaman yabancı ilgisi oluyor.


ORTA DOĞU'DAKİ GERİLİM


(İsrail-Filistin) Geçici ve sınırlı olmasını temenni ediyoruz, çatışmanın başka bölgelere sirayet etmemesi önemli. Ülkemizde bu program ile ekonomimizin temellerini, bünyesini ve dış şoklara karşı dayanıklılığını güçlendirmeye çalışıyoruz. (İsrail-Filistin) Çatışmanın geçici olumsuz etkisi olabilir.


TCMB'nin ortaya koyduğu bazı makro ihtiyati tedbirler var, rezerv birikimi ile ilgili çalışma devam ediyor, 22 milyar doların üzerinde artış var, net rezervlerde de ciddi artış var, devam edecek, ama piyasa koşullarının el verdiği ölçüde.


Cari açık daralacak, neden daralacak çünkü biz büyümede yeniden dengelenme sürecindeyiz.


BÜYÜME DEVAM EDECEK Mİ?


Büyüme iç talep kaynaklaydı, ihracatı destekleyerek yeniden dengelemeye çalışıyoruz. İhracatçımızın ihtiyaç duyduğu tüm kaynakları seferber ettik. Bankacılık sektöründeki kaynakları, kamunun kaynakları, bütün imkanlarımızı ihracat için seferber ettik.


GABAR PETROLÜ

Gabar'daki petrol devreye girmeye başladı, 2025 sonunda günlük 100 bin varile varacak, Türkiye'nin ihtiyacının %10'ununu Gabar'dan elde edeceğiz. Önümüzdeki yıllarda petrol, doğal gaz üretimi ile dışa bağımlılığımız azalacak, enerjide yeşil dönüşümle bağımlılığımız azalacak.


Altın ithalatının normalleşmesi ile milli gelire oran olarak başlangıçta en az %1 azaltacak, dolayısıyla cari açığın azalması ile birlikte rezerv birikiminin hızlanacağını düşünüyoruz.


TL'NİN DEĞERİ ARTACAK MI?


Finans dışı reel sektör döviz yükümlülüklerini azalttı. TL'nin bu saatten sonra kalıcı olarak değer kaybı için bir sebep kalmayacak, reel faiz patikasına girmiş durumdayız.


Geriye dönük enflasyona değil, geleceğe dönük enflasyona bakmamız lazım. Dış kaynak noktasında önemli mesafe kaydettik, enflasyonu çıpalayacak bir para politikasına geçiş yaptık. 


Yorum Gönder

0 Yorumlar